İş Hayatı ve Pozitif Duygular

İş Hayatı ve Pozitif Duygular

İş yerinde birbirine komik kedi videosu göndermek sandığınızdan daha önemli olabilir! Hatta faydalı olduğu bilimsel araştırmalarla kanıtlanmış! Komik videoların ya da sizi mutlu eden olayların sonunda hissettiğiniz pozitif duygular hem sağlığınıza hem de iş performansınıza iyi geliyor.

Sizler için Amerika’nın Florida eyaletinde kurumsal hayatta fiziksel ve ruh sağlığının önemini vurgulayan çalışmalar yapan “Corporate Health & Wellness Association” ın (Kurumsal Sağlık ve İyilik Derneği) yayınladığı “Corporate Wellness Magazine” adlı dergiden pozitif duyguların iş hayatı üzerinde etkisi ile ilgili bir makale çevirisi derledik. En sonunda ise bizim eklediğimiz önerileri bulabilirsiniz. Bundan sonra gelen kutunuzda “FW:FW: Çok komikkk!!” tarzında e-posta’lara denk geldiğinizde gözlerinizi devirip silmeden iki dakikanızı ayırıp izlemenizi öneriyoruz.

Pozitif duyguların kişilerin sağlığını düzeltmekten kurumlarda işe giriş çıkışların sıklığını azaltmaya kadar giden olumlu sonuçlara yol açtığı bulunmuştur.

Pozitif Duyguların İş Hayatındaki Yeri

Kaygı, korku ve üzüntü gibi duyguların bedenimize ve ruhumuza iyi gelmediğini bilmeyen kalmadı. Ancak güncel araştırmalar daha önce üzerinde çok fazla konuşulmayan mutluluk, sevinç, neşe ve şükran gibi olumlu duyguların önemini git gide daha da vurgular hale geldi. Her ne kadar araştırmalar bu duyguların insanları etkileme mekanizmasını henüz tam olarak keşfedememiş olsa da, insanların olumlu duygular içindeyken işte ve evde daha iyi oldukları bilinen bir gerçek. Bu bulguları kurumsal hayata uyguladığımızda ise işyerinde pozitif duyguların ortaya çıkmasını teşvik eden kurum kültürünün çalışanların sağlık ve verimliliğini arttırmada ne kadar önemli bir rol oynadığını net olarak görebilmekteyiz.
Olumlu Duygular ile Daha Sağlıklı Olmak ve Stresi Daha İyi Yönetmek

Güncel araştırmalar, ya hayatın içinde spontan olarak gelişen pozitif duyguların gözlemlenmesiyle ya da laboratuvar ortamında yaratılan pozitif duyguların ölçülmesi ile yapılan çalışmalardan oluşmaktadır. Örneğin laboratuvarda yapılan çalışmalarda katılımcılara neşe ya da mutluluk veren videolar izletilerek pozitif duygular ortaya çıkarılmaktadır. Yapılan araştırmaların sonucunda ise,
pozitif duyguların kişilerin sağlığını düzeltmekten kurumlarda işe giriş çıkışların sıklığını azaltmaya kadar giden olumlu sonuçlara yol açtığı bulunmuştur.

Araştırmalarda bulunan en önemli bulgu ise pozitif duyguların fiziksel sağlığın kalitesini arttırdığı ve yaşam süresini uzattığı olmuştur. Pozitif duyguların, bedenimizde negatif duyguların ve stresin yarattığı hasarı yok etme özelliğine sahip olduğu anlaşılmıştır. Pozitif duygular yoğun stresli dönemlerin sonunda düzelebilmeyi mümkün kılmaktadır, dolayısıyla mutlu kişiler mutsuz kişilere göre birçok zorlayıcı olayı çok daha rahat atlatabilmektedir. Pozitif duygular aynı zamanda uzun vadede strese maruz kalmanın sonucunda ortaya çıkan etkilere karşı koruyucu bir faktör olarak da karşımıza çıkmaktadır.

Buna ek olarak araştırmalar pozitif duyguların farklı mekanizmalar sayesinde sağlık üzerinde doğrudan etkili olduğunu göstermektedir. Örneğin araştırmalar pozitif duyguların hastalıklarla savaşmamızı sağlayan bağışıklık sisteminin iyi çalışması ile doğrudan ilişkili olduğunu bulmuştur. Bağışıklık sistemi güçlü olan çalışanlar ise hastalıklara karşı daha dayanıklı olurlar ve bunun sonucunda işe devamsızlık ve hastalık izni için kaybolan günlerin sayısı da azalmış olur. Pozitif duyguların kişilerin sağlığına neden ve nasıl iyi geldiği ile ilgili birçok farklı açıklama olsa da sağlıklı olmak ile mutlu olmanın arasındaki bağ çok güçlüdür ve doğruluğu araştırmalar tarafından defalarca kanıtlanmıştır.

Pozitif Duygular İlişkilere ve Yaratıcılığa İyi Geliyor

Pozitif duygular ilişkileri de olumlu yönde etkilemektedir. İyi ilişkiler zaten olumlu deneyimler sonucunda kurulmaktadır, buna ek olarak pozitif duygular da sosyal hayatı zenginleştirmektedir. Mutlu insanlara yaklaşmak her zaman daha kolaydır ve bu kişiler herkes tarafından sevilir. Mutlu kişiler doğal olarak mutsuz kişilere göre diğerleriyle daha iyi geçinirler. Yapılan araştırmalar sonucunda da çalışanların duygusal dünyalarının müşteriler ve iş arkadaşlarıyla olan etkileşim üzerinde büyük etkisi olduğu bulunmuştur.

Pozitif duygular ilişkileri etkilediği kadar yaratıcılık gibi iş ile ilgili süreçleri de etkilemektedir. Laboratuvar çalışmalarında mutluluk verici kısa videolar izledikten sonra pozitif duygular hisseden kişiler çözmeleri gereken problemleri çok yönlü ve analitik çerçeveden bakarak daha yaratıcı bir şekilde çözmüşlerdir. İş yerinde yaratıcılık konusuyla ilgili en güçlü kanıt Therasa Amabile tarafından pozitif duygular ve yaratıcılık üzerine yapılan çalışmadan gelmektedir. Therasa, gün boyunca pozitif duygular içinde olmak ile yaratıcılık arasında güçlü bir bağ olduğunu bulmuştur. Daha da önemlisi pozitif duyguların yaratıcı düşünce sürecini tetiklediğini ve bu sürecin iki gün boyunca devam ettiğini söylemektedir. Bununla bağlantılı olarak yaratıcı olmak da insanın kendini iyi hissetmesini mümkün kılmaktadır. Dolayısıyla pozitif duygular iş hayatında yenilikçi ve yaratıcı süreçleri tetiklemektedir.

Pozitif duyguların iş doyumu üzerindeki etkisi negatif duyguların yol açtığı etkilerden bağımsızdır.

Pozitif Duygular İşten Daha Çok Doyum Alınmasını Sağlar

Son olarak pozitif duygular insanların yaptıkları iş ve çalıştıkları kurum ile ilgili hisleri ve düşüncelerinin nasıl şekilleneceğini de belirlemektedir. Carl Thoresen tarafından yapılan araştırmada çalışanların duygusal deneyimlerinin, işleri ve işverenlerine dair tutumlarının ve motivasyon düzeylerinin incelendiği 200’ün üzerinde araştırma gözden geçirilmiştir. Tüm dünyada çeşitli kurumlarda yapılan bu çalışmaların analizinde toplam 62.000 kişiden gelen veriler hesaba katılmıştır. Analiz sonucunda da daha pozitif duygular yaşayan kişilerin işlerinden daha çok doyum sağladığı ve kurumlara olan aidiyetinin daha güçlü olduğu saptanmıştır. Buna ek olarak bu kişilerin daha az tükendiğini ve işlerini bırakma niyetlerinin daha az olduğu bulunmuştur.

Negatif duyguların ise bu bulguların tam tersi sonuçlar doğurduğu araştırmacıları şaşırtmamıştır. Ancak pozitif duyguların iş doyumu üzerindeki etkisi negatif duyguların yol açtığı etkilerden bağımsızdır. Bu bilgi çok önemlidir, çünkü pozitif duyguların önemi hakkında yapılan çalışmalar insanların günlük ev ve iş hayatlarında kaçınılmaz olan sıkıntıları ve negatif duyguları göz ardı edip duygusal hayatlarında Pollyanna’cılık oynaması gerektiğini söylemez. Tam tersi negatif duygular hayatta yönümüzü bulmamız ve tehlikelere karşı tetikte olmamız için gereklidir. Pozitif duygular kendi içlerinde çok önemlidir ve bu duyguları ortaya çıkarmanın yaratıcılığı arttırmak gibi doğrudan faydaları olduğu gibi insanların stresle baş etmesine yardımcı olmak gibi dolaylı faydaları da vardır.

Pozitif duyguları ortaya çıkarmanın birçok pratik yolu vardır. Teknolojiyi yakından takip eden kurumların bazılarında çalışanların pozitif duygularını tetiklemek amacıyla çalışanların belirli aralıklarla hoşlarına gidecek video izlemeleri ya da müzik dinlemeleri teşvik ediliyor. Uzmanlar kişilerin kendilerini iyi hissettiren, neşe veren ve minnettar olmalarını sağlayan şeyler üzerinde yoğunlaşmalarını tavsiye ediyorlar.

Pozitif Duyguları Nasıl Ortaya Çıkarmalı?

Ancak pozitif duygular her ne kadar dışsal uyaranlarla tetiklense de Kurumsal Ruh Sağlığı Derneği olarak bizim önerimiz olumsuz duygulara yol açan olumsuz düşüncelerin farkına varılması yönünde. Nasıl herkes kendi sağlığından sorumlu ise duygu ve düşüncelerimizden de biz sorumluyuz. Her duyguya eşlik eden bir düşünce olduğunu kabul edersek olumsuz duygulara da eşlik eden olumsuz düşünceler olduğunu kabul etmiş oluyoruz. Negatif duyguların şiddetini azaltıp pozitif duygulara da yer açmanın bir yolu da olumsuz düşüncelerimizin farkına varıp, yaptığımız düşünce hatalarını görüp, onların ne kadar doğru olduğunu sınayıp, gerçekçi bir düşünce tarzı benimsemek oluyor. Ayrıca negatif duygular evrimsel olarak bizi korumaya odaklı olduğu için pozitif duygulara göre daha kalıcı oluyorlar. Bu yüzden de her olumsuz olay ya da duygudan sonra 3-4 tane olumlu deneyim ve duygu (minnettarlık, teşekkür etmek, iyilik yapmak, güzel bir müzik dinlemek ya da çevremizdeki güzellikleri durup takdir etmek gibi) yaşamak olumlu duyguları pekiştirmeye yarıyor. Son önerimiz ise komik videoları gözünüzü devirmeden seyretmeye devam edin! Mizah duygunuzu kaybetmeyin!

Makalenin orijinaline ulaşmak için şu adresi ziyaret edebilirsiniz:

The Benefits of Positive Emotions at Work